17 Kasım 2015 Salı

Allah İyilikte Bulunmayı Emretmiştir

Müslüman Allah'ın emirlerine uyan, Kuran ahlakını titizlikle uygulamaya çalışan, dünyayı güzelleştiren, imar eden, barışı ve huzuru hakim kılan insandır. Amacı insanlara güzellikte, iyilikte ve hayırda bulunmaktır. Kasas Suresi'nde şu şekilde bildirilir:
... Allah'ın sana ihsan ettiği gibi, sen de ihsanda bulun ve yeryüzünde bozgunculuk arama. Çünkü Allah, bozgunculuk yapanları sevmez" (Kasas Suresi, 77)
cocuk, sevgi
Sivil halkı ve özellikle de çocukları hiç tereddüt etmeden hedef alanlar şunu düşünmelidirler: Bu çocukların suçu nedir? Bu masum insanlara zulmetmek, Allah Katında hesabı verilemeyecek bir davranış olabilir.
İslam dinine giren bir insanın amacı Allah'ın rızasını, rahmetini ve cennetini kazanmaktır. Bunun için de çok ciddi bir çaba içinde olması, Allah'ın razı olacağı ahlakı dünya hayatındayken kazanması gerekmektedir. Bu ahlakın en belirgin özellikleri ise merhamet, şefkat, adalet, dürüstlük, affedicilik, tevazu, hoşgörü, fedakarlık ve sabırdır. Mümin, insanlara güzellikle davranacak, hayırlarda yarışacak, iyilikte ve fedakarlıkta bulunacaktır. Allah ayetlerde şu şekilde buyurmaktadır:
Biz, gökleri, yeri ve her ikisinin arasındakilerini hakkın dışında (herhangi bir amaçla) yaratmadık. Hiç şüphesiz o saat de yaklaşarak-gelmektedir; öyleyse (onlara karşı) güzel davranışlarla davran. (Hicr Suresi, 85)
... Anne-babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa ve sağ ellerinizin malik olduklarına güzellikle davranın. Çünkü, Allah, her büyüklük taslayıp böbürleneni sevmez. (Nisa Suresi, 85)
... İyilik ve takva konusunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada yardımlaşmayın ve Allah'tan korkup-sakının. Gerçekten Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır. (Maide Suresi, 2)
yardim, iyilik
İslam ahlakının insanlara kazandırdığı en önemli özellikler sevgi, merhamet, yardımlaşma, fedakarlık, hoşgörü ve affediciliktir. Bu ahlakın gerçek anlamda yaşandığı bir toplumda terörün, şiddetin ve çatışmanın zemin bulması mümkün değildir.
Ayetlerde de belirtildiği gibi Allah iman edenlerden insanlara güzellikle davranmalarını, iyilik konusunda birbirleriyle yardımlaşmalarını, bozgunculuktan uzak durmalarını istemektedir. İyilikte bulunanları "... Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır..." ayetiyle müjdelemekte, kötülükte bulunanları ise "... kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar."(Enam Suresi, 160 ) şeklinde uyarmaktadır.
Allah Kuran'da insanlara Kendisi'ni, "sinelerin özünde olanı bilen" olarak tanıtmış ve "her türlü kötülükten sakınmaları" gerektiğini bildirmiştir. Bu durumda "Allah'a teslim olan" anlamına gelen "Müslüman" sıfatını taşıyan bir insanın terörü ortadan kaldırmak için mücadele eden bir insan olacağı aşikardır.
Müslüman, çevresinde yaşananlara tepkisiz kalmaz ve asla "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığında düşünmez. Çünkü O, Allah'a teslim olmuştur, O'nun yolundadır ve iyiliğin temsilcisidir. O halde uygulanan zulme ve teröre karşı duyarsız kalamaz. Hiçbir suç işlememiş masum insanları katleden terörün, gerçekte en büyük düşmanı Müslümandır. İslam dini, terörün her türlüsüne karşıdır ve daha en başından yani düşünce safhasında terörü engeller. Daima insanlar arasında barış ve adaletin hüküm sürmesini emreder ve insanları fitneden, kargaşadan ve bozgunculuktan sakındırır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder